‘HAYIR’ Diyebildiğin Kadar Özgürsün!

İlişkilerimizde “evet” ve “hayır” sözcükleri bazen göründüğünden daha fazla anlam ifade edebilir. Buna göre “evet” demek, sıklıkla uyumluluk ve açıklık gibi olumlu değerlere sahip bir çerçevede düşünülürken “hayır” ise daha çok aykırı, tartışmacı, kapalılık  gibi olumsuz çağrışımları ile ele alınır. 

Oysaki bu iki sözcük de bağlama göre değişen değerlere sahiptir ve ancak bunların dengeli kullanımı sağlıklı bir iletişimin kurulabilmesinde faydalı olur. 

Aslında “hayır” diyebilmek çoğumuz için kolay değildir. Bu durum çocukluktan itibaren gelişen sürecin bir parçasıdır. Çocukken fiziksel bakımımızın ve bunun da ötesinde ihtiyacını duyduğumuz sevginin devam etmesi için ebeveynlerimizi veya büyüklerimizi memnun etmek isteriz. 

Bu yüzden onların kurallarıyla yaşamayı kabul ederiz. Diğer taraftan yetişkinlikte sevgiyi kaybetmeye dönük bir kaygıya dönüşür ve kendi isteklerimizden taviz vermek pahasına karşı tarafı hoşnut kılmaya çabalarız. Reddedilme veya karşı tarafı incitmeme kaygısıyla kendi duygularımızı ve düşüncelerimizi görmezden geliriz.

“Hayır” diyemediğimiz her konuda sınırlarımızın ihlal edilmesine izin vermiş oluruz ki bu da özgürlüğümüzü engeller. “Hayır” diyemeyişimizin altında değersizlik hissi, kaybetme ve sevilmeme korkusu, değer görme beklentisi yatar. Hepsi aslında özgüven eksikliğine dayanır. Özgüven eksikliği varlık ve benlik sınırlarının kolayca aşılmasına sebep olur.

Tüm bu sebeplerden ötürü ‘hayır’ diyebilmeyi öğrenmeliyiz, ama nasıl?

“Hayır” demenin kötü bir davranış olmadığını onu yerine tıpkı “evet” demek gibi zaman zaman gerekli olacağına inanmalıyız. “Hayır” demek bizi kötü bir insan yapmaz. Hem kendimiz hem de karşı taraf için iletişimi kolaylaştıran bir işlevdir yalnızca. Bu düşünceleri hayatımıza aktarırken öncelikle günlük, basit ve önemsiz olaylarla başlamak doğru olacaktır. Düşündüğümüzün aksine “hayır” demenin dünyanın sonu olmadığını anlarız.

İletişim esnasında “hayır” demeden önce ezber bir cevap vermek yerine durup bir nefes alarak kendimize düşünme olanağı tanımalıyız.

Doğru olmayan bir “evet”ten ziyade yapmak istemediğimiz bir şeyi nedenleriyle açıklayabilir, karşı tarafında hak ettiği saygıyı ifade etmiş oluruz.

“Hayır” demek tek başına sert gelebilir, belki bunun yerine “hayır”ı başka cümlelerle açıklayabiliriz. Örneğin, “Güzel bir öneri, ama ben şuan … yapmayı tercih ederim.” ya da “Seni anlıyorum. Aslında normalde ben de …. yapardım, ama yapacak önemli bir konu var.” diyebiliriz.

Bir kez istemeden “evet” dediğimizde bunun diğer “hayır” ihtimallerini yok ettiğini düşünmemeliyiz. Bu durumda kendimize yüklenmek yerine hayatın doğal akışı içerisinde önümüze çıkan diğer fırsatlara kendi isteklerimiz doğrultusunda cevaplar vermeye odaklanmalıyız.  

Unutmayalım ki “HAYIR” DEMEK HAYATA KARŞI GÜÇLÜ BİR DURUŞ SERGİLEMEKTİR.

Bu yazı 19 Aralık 2022 tarihinde kategorisinde yayınlandı.
Sonraki Yazı

ERAL OKULLARI (Çukurova Kampüs)
Adres: Huzurevleri Mah. 77123 Sk. No:3 01360 Çukurova Adana, Türkiye

ERAL MİNİ ANAOKULU
Adres: Güzelyalı Mah. 81128 Sk. No:4 01170 Çukurova Adana, Türkiye

ERAL İLKOKUL & ORTAOKUL
Adres: Güzelyalı Mah. 81107 Sk. No:3/1 01170 Çukurova Adana, Türkiye 

ERAL ANADOLU – FEN LİSESİ
Adres: Güzelyalı Mah 81108 Sk. No:16 01170 Çukurova Adana, Türkiye

444 3725
linkedin facebook pinterest youtube rss twitter instagram facebook-blank rss-blank linkedin-blank pinterest youtube twitter instagram