Albert Einstein Hakkında Bilmedikleriniz

“Jewish Physics” olarak adlandırılan bilim çalışmalarında başı çekmesi nedeniyle 1931 yılında Nazi Almanyası tarafından başına $ 50.000 ödül koyulmuştur. Einstein bu olayın ardından canını kurtarmak için Amerika’ya kaçtı ve Almanya’ya bir daha asla dönmedi.

Einstein’la ilgili anlatılan efsanelerde ortak konu hep çocukken “gerizekalı” ya da matematikten anlamayan bir çocuk olduğudur. Aslında Einstein çocukken de dehaydı. 11 yaşında üniversite seviyesinde fiziği anlayabiliyordu. 15 yaşına geldiğinde ise denklemler – problemler konusunda adeta ustalaşmıştı, neredeyse hiç zorlanmadan çözüme gidebiliyordu. Matematik bilmeden fizikçi olamazdı zaten.
Döneminin bir çok bilim insanı, Einstein’ın Asperger Sendromu olduğunu düşünüyordu. Çünkü Einstein, sendroma ait sosyal bozukluk ve berbat hafıza gibi özellikleri taşıyordu. Çocukken yalnız bir halde cümleleri obsesifce tekrarlıyordu ve üniversitede anlattığı dersleri takip etmek dinleyiciler için son derece zordu.
Einstein’ın ölümünden 30 yıl sonra Lieserl adında evlilik dışı bir kızı olduğu öğrenildi. Lieserl’in yetimhaneye bırakılmasının nedeni ise kızın down sendromlu doğması.
Einsten tam bir pasifistti. Fakat bu pasifist duruşu onun E=MC2 ile nükleer bombaların yaratılışında rol oynamasına engel olmadı. Nazi yıkımına karşı endişelenerek dönemin ABD başbakanı Roosevelt’i uyarıp atomik enerji konusunda harekete geçirdi. Ama Hiroshima felaketinden sonra büyük pişmanlık yaşayıp nükleer silahsızlanma taraftarı oldu.

Einstein, ırkçılıktan nefret eden bir aktivistti. Irkçılık karşıtı kampanyalarda büyük roller alıyordu. 1940’larda, ırkçılık mağduru kesimleri destekleyen bir çok sivil toplum kuruluşuna üye oldu. Hatta Dönemin en ünlü ırkçılık karşıtı aktivistlerinden Du Bois ile de yoğun iletişim halindeydi ve devamlı mektuplaşıyorlardı.
Ölümünden 7 saat sonra, beynini inceleyip dehasının sırrını çözmek isteyenler tarafından beyni çalındı. Einstein’ın beynini inceleyen bilim insanları, parietal lobunun normal insanlara oranla daha büyük olduğunu belirledi.
Einstein’ın aşk hayatı da pek yolunda değildi. İlk karısıyla evliliğinde karısına, “söylendiğinde hemen susmak”, “fazla ilgi beklememek”, “Einstein’ın temizliğinden sorumlu olmak” gibi kurallar koymuştu.

Fakat bu kurallara uymasına rağmen eşine sadakatini korumamıştı. Kuzeniyle yasak ilişki yaşayan Einstein, daha sonra onunla evlendi.
FBI, Sosyalist bir ajan olma şüphesiyle Einstein’ın telefon konuşmalarını kaydedip mektuplarını inceliyordu. Daha sonraları Einstein hakkında vatana ihanet suçundan 1800 sayfalık sınır dışı edilme gerekçeli rapor hazırlandı.
1952’de İsrail Devleti’nin ilk başbakanı Chaim Weizman öldüğünde, devlet “Yaşayan En Büyük Yahudi” olarak Einstein’i deklare etti. Daha sonra Einstein İsrail Başbakanlığı için teklif edilse de, bu teklif gerekli koşul ve deneyimleri taşımadığı için reddedildi.